Tarih: 04.04.2023 16:58

Prof. Dr. Pampal, Savrun fayı ile ilgili açıklama yaptı

Facebook Twitter Linked-in

Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde araştırmalar yapan Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Kurucusu Prof. Dr. Süleyman Pampal, Çardak fayı ve Savrun fayının birleştiği noktalarda kırılmaların olduğunu ve bunun iyiye giden bir işaret olduğunu söyledi. 
Geçtiğimiz ay Kadirli Belediyesinin davetlisi olarak ilçeye gelerek sempozyumda konuşan Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Kurucusu Prof. Dr. Süleyman Pampal, bölgede araştırmalara devam ediyor. Prof. Dr. Pampal, Çardak fayının Savrun Fayıyla birleştiği bölgeye uzanan kesimde kırılmaların olduğunu kırılmaların ise olumlu bir işaret olduğunu söyledi.
Prof.Dr. Süleyman Pampal, beraberinde Dr. Hüseyin Kozlu ve Ergun Yiğit ile Savrun Fay hattında incelemelerde bulunarak çalışmaların, Kadirli’den başlayarak Andırın, Göksun, Kahramanmaraş ve Savrun Fayının Göksun’dan itibaren devam ettiği Meyremçil, Çığşar, Çokak ve Çiçeklidere üzerinden Sumbas ve Kadirli’ye kadar devam ettiğini söyledi. 
Pampal, “ Zor şartlarda da olsa verimli çalışmalar yaptık. Savrun Fayı’nın Kuzey kesimini öncelikle incelemek istedik. Göksun’dan Ekinözü’ne kadar 7,6’lık depremin olduğu Çardak fayını ayrıntılı bir şekilde inceledik. Güneye doğru dirsek yapan Çardak Fayının Savrun Fayıyla birleştiği bölgeye doğru uzanan kesimde kırılmalar olduğunu gördük. Bu olumlu bir işarettir. Yani Savrun Fayını oluşturan önemli parçalardan birinin kırılmış, enerjisini boşaltmış olduğu ön bulgusunu söylemek mümkün. Bu tabi daha net bir bilgi değil. Meyremçilbeli karla kaplı olduğu için yürüyemedik ancak yaza doğru gelip bölgeyi daha net çalışmak istiyoruz. Savrun Fayının bulunduğu bölge 7,8 ve 7,6’lık depremlerin bulunduğu bölgedeki kabuk yapısından farklı bir yapı, hem miosen oligosen sonrası oluşan havzada bloklu seri dediğimiz çok kalın güneye doğru daha da kalınlaşan Adana Havzasında fliş fasiyesi olistos roman fasiyesler bloklu seriler yani Kuzeydeki gibi kolayca kırılabilecek rijit formasyonlar değil daha elastik davranabilir daha heterojen her birinin farklı davrandığı büyük dağ ölçeğinde bloklar var bölgede.  Kreç taşı blokları var. Bunların sınırlarında enerji daha kolay absorbe edilebilir. Krip dediğimiz sürünme hareketi olabilir. Enerji tamamıyla biriktirilmez. Ufak ufak boşalır ve çok büyük depremlerin olmasının da önüne geçilmiş olur. Güney’e doğru Savrun Fayı çevresinde çok büyük deprem yaratma potansiyeli olduğunu söylemek şuanda mümkün değil. Kuzey kesiminin önemli bir kısmının kırılmış olduğu söylenebilir. Bu olumlu bir gelişmedir. O bölge enerjisini boşaltmış demektir. O bölge zaten artçıların da yoğun olarak gerçekleştiği bölge. Kırılmaların oralarda olduğunu zaten gösteren ipuçlarından biri de o. Artçı yığılmalarını harita üzerinde izlediğiniz zaman fayların yerlerini görebiliyorsunuz. Sonuç olarak çalışmalarımız oldukça verimli geçti. Bölgede insanların aşırı tedirgin olması için bir neden olmadığı sonucuna vardık. Bundan sonrada çalışmalarımıza devam edeceğiz” dedi. 
Haber Merkezi




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —