Tarih: 30.07.2025 10:04
Vanlı Melek engelleri resim sanatıyla aştı
Van'da yaşayan 17 yaşındaki Melek Gül Uçar, doğuştan bedensel engeline rağmen küçük yaşlardan itibaren tutkuyla bağlandığı resimle hayata tutundu.
İlkokul yıllarında resim çizmeye başlayan Melek Gül Uçar, zamanla bu alana olan ilgisini daha da artırdı. Lise döneminde resim dersinde öğretmeninin "Senin bir yeteneğin var" sözleriyle özgüven kazanan Uçar, bu destekle resimle ilgilenmeye başladı. Önceleri yağlı boya üzerine çalışmalar yapan genç yetenek, lise son sınıfta üniversitelerin yetenek sınavlarına hazırlanmak için kara kaleme yöneldi. İlk başta kara kaleme alışmakta zorlansa da hayali olan resim öğretmenliği için zamanla bu alanda da başarılı çalışmalar ortaya koydu. Son günlerde yetenek sınavı için Van Kadın Sanatçılar Derneği'ndeki eğitmenlerden de destek alan Uçar, azimle çalışmalarına devam ediyor. Engelinden dolayı okul hayatında akranlarıyla iletişim kuramayan ve çoğu zaman arka sıralarda yalnız oturan Uçar, iç sesine kulak vererek hayallerinden vazgeçmedi.
İHA muhabirine konuşan Melek Gül Uçar, resim sanatına olan ilgisinin ilkokul yıllarında başladığını belirtti. Bu yeteneğini ise lise yıllarında geliştiren Uçar, "Lisede bir gün resim dersi vardı ve ben yine resim çiziyordum. O sırada resim öğretmenim, 'Senin bir yeteneğin var. Bunu değerlendirmeliyiz' dedi. Sonrasında öğretmenim ve ailem de bana destek oldu ve böylece daha iyi yerlere geldim. Sonrasında yağlı boya yapmaya devam ettim. 12. sınıfa kadar bu böyle sürdü. Ancak 12. sınıfta, yetenek sınavları genellikle kara kalemle yapıldığı için ben de kara kalem çalışmalarına başladım. Açıkçası öncesinde kara kalemle çok ilgim yoktu, yağlı boya yapmayı daha çok seviyordum. Ama sınavlara hazırlanmak için mecburen kara kalem çalışmaya başladım" dedi.
"Asla kendime engel olarak görmedim"
Bedensel engelini hiçbir zaman engel olarak görmediğini dile getiren Uçar, "Elbette herkesin zorlandığı anlar olur. Özellikle büyük ve detaylı çalışmalarda epey yorulduğum, çok uzun süreler çalıştığım zamanlar oldu. Ama hiçbir zaman bu zorluklar beni yolumdan alıkoymadı. Sınıfta hep arka sırada, tek başıma otururdum. Yanımda hiç arkadaşım olmazdı. Bu durum liseye kadar bu böyle devam etti. Ama ben dışarıdaki sesleri dinlemek yerine kendi iç sesime kulak verdim. Herkese de bunu tavsiye ederim" diye konuştu.
Hedefinin resim öğretmeni olmak olduğunu ifade eden Uçar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Benim gibi öğrenciler, yani yeteneği fark edilmemiş ya da destek görmemiş öğrenciler için bir umut olmak istiyorum. Benim gibi öğrencilerin topluma katılmasını istiyorum. Daha özgüvenli olmasını istiyorum. Özgüvenli olmak da doğuştan gelen bir şey değil, sonradan inşa edilen bir şeydir."
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —